| 
POLAT VE MEMATİ:
Dizide neredeyse güçlü her karakterin yanında ona sadakatle bağlı yardımcı karakterler vardır. Birçoğu bir ekiple çalışır. Mesela Polat Alemdarın ekibinde Memati en ön sıradadır. Söz dinlemez, dinlediğini de tam anlamaz, anladığını da tam tutamaz. Yine de Polat hiçbir zaman vazgeçmemiştir Mematiden. Çakırın ölümünden sonra Memati, hayatından geçecek hale gelmiştir, neredeyse yaşamaktan soğumuş, intihar etmeye yaklaşmıştır. Polat Mematiyi bırakmamıştır, “ben sensiz yapamam, seninle olursam başarırım” demiştir. Sevgisi ve sahiplenmesi fanatik denebilecek şekildedir. Polat’ın yanında kat kat güçlenmiştir. Çakırın yanında iken namı tetikçiydi, Polatın yanında bileği bükülmez biri olmuştur.
Futbolun gücü taraftarından gelir, gazetenin gücü okurundan, televizyon takipçisiyle de güç kazanır. Tayyip Erdoğanın gücünün kaynağı, en büyük yardımcısı, el ele verdiği, en vazgeçemeyeceği halktır. Erbakan döneminden sonra ülke belki en kötü dönemindeydi, güçsüz, ilerisi için umutları zayıflamış haldeydi. Silahında tek mermisi kalmıştı sıkacağı. Ama Tayyip Erdoğan halkı da inandırdı daha güzel bir geleceğe. Bağlılığının yanında, bugün eskisinden çok daha güçlü bir Türkiye halkının desteği var. Halk güçlüdür, halkın sevgisi korur bir iktidarı. Birini öldürmek istediğinde mematinin elinden kimse kurtulmaz, halkın sevmediğinde zaten ölü sayılır. Siyaseten de ticareten de öyledir… halkın kalbidir silah, ve sabırsızdır, her zaman eli silahındadır Mematinin.
ABDÜLHEY:
Abdulhey, devlet geleneği içinde hareket eden biridir. Emirleri alır ve harfiyen uygular. Polat onun gücünü sadece operasyonlarda kullanmaz, kendisi adına bağlantılar kurmasını ister. Mesela en son ırak’a giderken Mematiyi geride bırakmışlardır. Memati işaret aldığında derhal Polata katılır
Tayyip Erdoğana yürüttüğü işlerde kabinesinden güç almaktadır. Abdulhey Başbakana karşı sorumlu olan kabineyi temsil etmiştir. Tayyip Erdoğan Uluslararası anlaşmaların çoğunu, hatta içerdeki siyasi görüşmelerin çoğunu halkın fazla bilgisi olmadan, çoğu kez kabinesi aracılığı ile yürütmektedir. Kabinesi, yardımcısıdır, çok çalışır ama aslında görevi başbakanın talimatlarını olduğu gibi uygulamak. Başbakan tek başına yürütemez görevini. Başkalarının bağlantılar kurup takip etmesi gerekir pek çok şeyi.
Bazen yurtdışında, belki sadece bazı kabine üyelerinin girebildiği ama halkın salona alınmadığı toplantıya çağırır. “one minute” aynı zamanda Polatın Mematiye bir işaretidir. İşareti alan halk derhal sevgisini göstererek sahip çıkar ve Tayyip Erdoğan’ı koruyup bu sözünün etkisini güçlendirir.
Türk halkı ile Tayyip Erdoğan arasındaki uyum ve bağ, Polat ile Memati arasındaki bağ gibidir. Güzel komutan ancak güzel askerlerle güçlü bir bağ kurabilir. Fatih ve Fatih’e asker olan halkı.
Polat alemdar, bu yönüyle tarihte tekerrür eden bir şahsiyettir. Başka maceraları da olmuştur. Bir keresinde mematisinin gücüyle gemileri karadan yürüterek İstabulu fethetmiştir.
CAHİT:
Cahit özellikle birilerini arayıp bulan, takip eden, Polatın yeri geldiğinde gözü kulağı olan, ortamın güvenliğini sağlayan elemanıdır. Bir keresinde bir görevde pkklıları izlerken yakalanmıştı, polat herşeyi göze almış ve cahidi kurtarmıştı.
CAHİT, Tayyip Erdoğanın emrindeki başta mit olmak üzere hizmet veren uygulayıcı kurumlardır. Geçenlerde Uludere ile ilgili olayda mitin başındaki kişiyi, düşmanların harcamalarına izin vermeyip sahip çıkmış ve kurtarmıştır.
ERHAN:
Her işin mutfağı vardır. İktidarın mutfağı da ekonomidir. Mutfak ile erhan ilgilenir. Gerçi 28 şubatın ekonomiye maliyeti de ağır olmuştur, hala acı izler taşımaktadır. Pek çok kötülük yapan İskender, erhan’ın da bir elini almıştır. Düğünde “Erhan para getir” diye çağrılmaktadır.
NAZİFE ANNE ve ÖMER BABA:
Gerçek anne babası değildir ama onların terbiyesinde büyümüştür. Tayyip Erdoğan, toplumun geçmişiyle bağı olan, güçlü bir manevi çevrede büyümüştür. Ömer baba tayyip Erdoğan’ı etkileyip büyüten toplumdaki güçlü ve saf islam inancını temsil eder.
Nazife anne ise bu inançla birlikte yaşayabilen, Tayyip Erdoğanı terbiye eden güzel islam ahlakını temsil eder. Tayyip erdoğan’ı yetiştirirken sağlamdı, ama Tayyip erdoğan’ın savaştığı yozlaşma, toplumdaki bu güzel ahlakı da sakatlamıştır. Toplum, ahlaki yönden ölmemiştir, iyileşmesi ümit edilen bir hastadır bugün. Kızlarımızın namusuna bir şey diyecek kadar ileri gidemem, ama kıyafetleriyle bacaklarını biraz daha örtseler, Nazife annenin ayağı da iyileşir, yürümeye başlar eminim. Bugün Ergenekon davası ile gündeme gelenlerin çoğu, Toplumun ahlakını da hedef almışlardı. Onlar söz sahibi iken ahlaksızlık övülüyordu, ahlak yeriliyordu. Onlar hala söz söyleyebiliyorken başka bir şey konuşmadılar.
Yazan :Metin Aykut
Kaynak Site : http://kurtlarvadisideprem.blogspot.com/
BUNA BENZER DİĞER YAZILARIMIZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder